8 Ocak 2023 Pazar

HALİL CİBRAN; SEVGİ ÜZERİNE

 

Halil Cibran'ın naif anlatımı, güzel bakış açısı o kadar hoşuma gidiyor ki, ruhum huzur buluyor yazdıklarını okuduğumda. Sevgiye, aşka olan bakış açısından herkes faydalanmalı diye düşünüyorum. Bu yazımda biraz bunlardan bahsedeceğiz. Kısa tutmaya çalışacağım. 💧

Halil Cibran'ın birçok eserinde sevgi temasını görüyoruz. İnsan sevgisinin, evrensel sevginin sadece küçük bir parçası olduğunu söyler. 

Cibran sevginin her türünün kutsal olduğunu söyler. İnsan sevgisi, sanat sevgisi, doğa sevgisi.. Anne sevgisini ise her şeyin üstünde tutar. Kadın bereketli bir toprak gibidir. Gizem ve sonsuzluk barındırır içinde. İlk gençlik aşkı Selmaa Karame'de kendi havvasını gördüğünü söyler, ama aradaki fark şudur;

"Havva arzusuyla Adem'i cennetten kovdurdu. Oysa Selmaa güzelliği ve sevgisi ile beni aşkın ve saflığın cennetine aldı."

İnsanlar arasındaki aşkın ruhsal bir uyum süreci olduğunu düşünür. ilk başta yakalanamayan bu ruhsal uyumun, sonradan edinilmesini pek olası görmez. Ki buna kesinlikle katılanlardanım. O ilk ruhsal çekimi ve enerjiyi hissetmediğinde istediğin kadar zorla, o hissiyat sonradan oluşamıyor.

" Gerçek aşk ruhsal bir uyumun meyvesidir. Bu uyum ilk bakışta yakalanamamışsa değil bir yılda, bir asırda bile kurulamaz." Katılıyor muyuz? 💥

Sevgiyi elde etmenin tek yolunun özgür bırakmak olduğunu söyler. Sevgide ısrarcı OLMA. Bu gönülden gelecek bir şeydir. Zorladıkça yıpratılan hassas bir olgudur bu. Gerçekten ona ulaşmak isteyene söylediği, ısrarcı olma...

Erkek ve kadın sevgisini, doğanın sonsuzluğa ulaşmasının temeli olarak görür. Sevgi dünyayı ve insanları büyütecek. 😍

Sevgiyi oluşturacak olan diğer temellerin, sabrın, anlayışın, affetmenin vs gerekliliğine de değinir. Zaten sevgi hiçbir zaman tek başına yeterli değildir. Seviyorsun ama ne kadar uyumlusun? Senin hayatına, görüşlerine, zevklerine gerçekten saygı gösteriyor mu? Ve sen bunların ne kadarını karşındakine yapabiliyorsun?  Hoşgörü varsa affedici bir tutum da olur o ilişkide. Tahammülsüzlük sevgisizliktir benim nezdimde. Gerçek bir sevgi varsa bu saygıyı da doğuruyor, anlayışı da.  Hep daha fazlasını ya da başkasını isteyen, ve her şeye kusur gözüyle bakan insan yalnızlığa mahkumdur.

"Kadının küçük kusurlarını affetmeyen erkek, onun büyük erdemleriyle asla karşılaşamayacaktır."

Gelişmeyen ve evrilemeyen ilişkilerin önce alışkanlığa sonra da köleliğe dönüşeceğini söyler. Aşk da kendini yenilemeli, alışkanlığa dönen aşkın devam etmesi köleliği beraberinde getirir. Bu onun  gözünde aşkın dönüşebileceği en kötü şeydir. Evlilik ve ilişkilerde sıkça görülen durum ise ben kavramından çoğu kişinin çıkamamış olması. Biz' e  dönüşebilmeli o ilişki. BEN, BEN, BEN ne zaman bu kafalara geldik ben anlamıyorum ya. Nerede o eski aşklar diye bir klişeyle ağzımı açasım var. 😊😏 Bir ilişkinin gelişmesi, evrilmesi ancak karşılıklı çaba ile mümkündür.

Aşk da şüpheye yer yoktur. Cibran'a göre aşk şüpheyi barındıramaz. Şüphe duyulan sevgi aşk değil. saplantı, takıntı olabilir.  Şüphe olan yerde güven olmaz, dolayısıyla aşk gibi bir duygu da beslenemez. " Aşk ve şüphe asla bir arada bulunamazlar."

Sevgi dediğimizde, aşk dediğimizde tabii ki hiçbirimiz kusursuz şeyler beklemiyoruz. Zaten o aşkın içinde birçok duygu barınacak. sevinç, öfke, üzüntü, çaresizlik. İnişler, çıkışlar besleyecek bir ilişkiyi ve olgunlaştıracak. 💜

Evlilik üzerine söylediği sözleri de sizinle paylaşmak istiyorum;

"Yeryüzüne birlikte geldiniz ve sonsuza dek birlikte yaşayacaksınız."

 Ama bırakın da bunca beraberliğin arasında biraz boşluklar olsun.

 Rüzgarlar esip dolana bilsin aranızda. 

 Birbirinizi sevin, ama sevginin üzerine bağlayıcı anlaşmalar koymayın.

 Bırakın yüreklerinizin sahilleri arasında gelgit çalkalanan bir deniz olsun sevgi.

 Birbirinizin kadehini onunla doldurun ama aynı kadehe eğilip içmeyin.

 Ekmeğinizi bölüşün, ama aynı lokmayı dişlemeye kalkmayın.

 Şarkı söyleyin, dans edin, eğlenin birlikte, ama ikinizin de birer yalnız olduğunu unutmayın. 

 Çünkü lavtadan dağılan müzik aynı, ama nağmeleri çıkaran teller ayrıdır.

 Yüreklerinizi birbirinize bağlayın ama biri ötekinin saklayıcısı olmasın.

 Hep yan yana olun, ama birbirinize fazla sokulmayın.

 Çünkü tapınağı taşıyan sütunlar da ayrıdır.

 Çünkü bir servi ile bir meşe birbirinin gölgesinde yetişmez..."  


                   KEYİFLE OKUMANIZI DİLİYORUM💕💞


HALİL CİBRAN; SEVGİ ÜZERİNE